
harran (bekir yıldız)-mustafa aslan
Harran
Bekir Yıldız ‘Harran ‘ adlı yapıtında İstanbul’dan başlayıp ülkemizin
güneydoğusunda biten bir otobüs yolcuğu sırasında yaşanılanları anlatıyor. Birinci tekil kişininağzından anlatılan olaylar ülkemizin dünü ve bugünü arasında
bağ kurmak açısından önemlidir.
İnsan görünümleri
Bekir Yıldız’ın ‘Harran’ adlı kitabında öyküler birbirini tamamlar
nitelik taşıyor. İstanbul’da başlayan yolculuk Harran’da sonlanıyor. Harran’a gelinceye değin
uğranılan yer ve insanlarla ilgili kimi çıkarımlar da yapılıyor. Otobüste karşılaşılan insanlar
üzerinden ülkenin sorunlarını öne çıkarıyor, yazar.
Ülkedeki Amerikan üsleri, kaçakçılık, işiszlik… sorunlarına kişiler
üzerinden gidiliyor.
“Haberi geldi,” diyor. “Birecik’te, Nizip’te, Karkamış’ta kaçakçılar
varmış. Kızlarını gelin ediyorlarmış sırayla. Davul zurna, çipidik. En arkada benim araba
olacak. Gelinin çeyiz sandığını yükleyecekler. Sonra Antep’e gidilecek…”(s.60)
Bekir Yıldız, ‘Harran’ adlı kitabında yer alan öykülerinde emek, sömürü, kapitalizm… gibi konulara da değiniyor. Bu arada edebiyatımızda başta Orhan Kemal olmak üzere makine bir şekilde insanla bağ kurdurularak öyküde yerini alıyor. Kimi yazarımızda korkulacak birşey olurken, kimisinde kas gücüyle rekabet ediyor.
Bekir Yıldız Harran adlı yapıtında bir bölgeye ağırlık vermekle birlikte ülke insanının sorunlarını dile getiriyor.
———————————–
Bekir Yıldız, Harran, Everest Yayınları’nda I. Basım: Mart 2012-İstanbul