BENGÜL EDEBİYAT / SANAT
  mustafa aslan'ın canlarına değsin'le ilgili yazıları
 


CANLARINA DEĞSİN

Canlarına Değsin Mehmet Saraç’ın anılarından oluşan bir yapıt. İki bölümden oluşan yapıtta ağırlıklı olarak Urfa ve Nizip olmakla birlikte ikinci bölümde ise İstanbul’un varlığını duyumsuyoruz.

Urfa

Saraç yeri geldiğinde Urfa’ya ilişkin birçok bilgiyi okuruyla paylaşıyor. Bu kentte yenilen içilenden sıra gecelerine daha doğrusu ‘Urfa’nın Urfa olduğu’ zamanları anlatıyor.

Urfa tarihine ilişkin bilgileri sıkıcı ve ansiklopedik olmadan sıkılmadan okunacak bir biçimde veriyor. Bu da bir anı kitabı için çok önemlidir. Sanırım yayınevi de benim gibi düşünmüş ‘anı’ değil de ‘yaşam’ demiş kitaba tür adı olarak.

Yazar kullandığı yerel sözcüklerin açıklamalarını da hemen sayfanın altında vermiş. Bu sözcüklerden kimileri:Merege (eyer), deleme (topaç), bıyambalı (meyankökü şerbeti), lenger (büyük bakır kap), bibi (hala), zırh (et doğramaya yarayan uzun bıçak), çikifte (çiğköfte) küncü (susam), pirpirim (semiz otu)…

Nizip

Mehmet Saraç’ın babası bankacıdır. Babanın işi nedeniyle Urfa’dan Nizip’e gelirler. Nizip, yazarın Urfa’dan daha çok sevdiği bir yer. Onu Nizip’e çeken uçsuz bucaksız zeytin ve fıstık ağaçlarının yanı sıra arkadaşları ve oyundur. Yazar Nizip’le Urfa’yı karşılaştırırken birsi için “yeşildi” derken, ötekisi için “taş toprak toz içindeydi” diyor.

“Evden çıktınız daha iki adım attınız atmadınız her taraf bahçe, bostan, gözünüz doyuncaya kadar. Ancak gözünüz doymaz, gönlünüz doyardı Nizip’in yeşiline. “ (s.46)

Olaylı Yıllar

Mehmet Saraç, gençlik yıllarını anlatırken olaylı yıllara, 1960-1970 yılları arasındaki olaylara değinmiş: Deniz Gezmiş, Mahir Çatan, öldürülen gençler, İsrail Konsolosunun kaçırılışı, İstanbul Üniversitesi’nin yemekhanesinin işgali, Dev-Genç ve terör olayları.

Bu yılların anlatıldığı ikinci bölümde yazarın sevdiği kız tarafından aynı siyasette olmadığı için gönderilen arabulucuya olumsuz yanıt vermesi. Bunu da büyük bir dürüstlük ve içtenlikle anlatmış.
“…Ha bu arada zaten her şey istediği gibi olsa da senin bir başka siyasette olman, durumu zaten imkansızlaştırıyormuş! Böyle bir şey olursa ancak kendi siyasi hareketinden birine ilgili duyabilirmiş!” (s.180)
Mehmet Saraç, anılarını doğal bir şekilde, içinden geldiği gibi anlatmış. İçten anlatım okuru kitaba kıskıvrak bağlıyor. Sıkılmadan kısa zamanda okutuyor yapıt kendini.


Mehmet Saraç, Canlarına Değsin, Everest Yayınları, I.Basım:Mayıs 2009-İstanbul
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol