BENGÜL EDEBİYAT / SANAT
  neydi suçun zeliha ile ilgili mustafa aslan'ın yazıları
 

‘NEYDİ SUÇUN ZELİHA!’

 

Osman Nemci Gürmen Türkçe ve Fransızca olmak üzere iki dilde varlığını iyiden iyiye duyumsatan bir yazar. Gürmen’in yapıtları Türkçe’den önce Fransızca’da yayımlandığı için yapıtlarını hep sonra okuyoruz. Ebemkuşağı, Kılıç Uykuda Vurulur,  Rana, Mühtedi adlı yapıtlarını okuduğumuz Gürmen’in ‘Neydi Suçun Zeliha!’ Alfa Yayınları arasında çıktı.

 

Osman Necmi Gürmen tarihi atmosfer içinde insanlar arasında sorunlar yaratmış dinlerdeki ince noktaların tartışıldığı bir roman ‘Neydi Suçun Zeliha!’

 

Haçlı seferleri

 

Papa II.Urbanus Clermont  konsilinde (27 Kasım 1095)  Haçlı seferlerini başlatan konuşmasını yapıyor. Haçlı seferlerinin nedenlerini katılan kişilerin ağzından veriyor, yapıt. Bunlar arasında Batı’da anlatılan Doğu’nun iştah kabartan zenginlikleridir. Çünkü Batı’da serf senyörün elinin altında inim inliyor. Derebeylik bütün baskısıyla inim inim inletiyor. Din adamları ise halk üzerinde çok etkili ve başına buyruk davranmaktadır.

                                     

Zeugma’dan Urfa’ya

 

Yapıtta sözü edilen Zeugma, Gaziantep’in Oğuzeli ilçesine bağlı Karkamış’tadır. Kent yakın zamanda yapılan Zeugma kazıları sayesinde Antakya ile birlikte hatırı sayılır bir mozaik zenginliğine sahip olmuştur.

 

“Zeugma’yı doğu-batı ticaret yolu üzerinde, köprüsü, tiyatrosu, saray yavrusu konakları, meydanları, nehir kenarı hamamları, rıhtımlarıyla varlıklı aileler şehri diye tanımlanan Romalı Plinius’u okumuş Thomas, vardıkları koca suya hakim bir tepede Makedon fatihin, Romalı orduların, uzayıp giden kervanların öte yüze geçmesini sağlamış, suda yüzen bir köprü gibi birbirine sıkıca bağlı tekneleri arandı.” (s.36)

 

Urfa’nın çeşitli adları ve bunların kimler tarafından verildiği açıklanıyor ve Urfa (Edesse) Akademisi’nden övgüyle söz ediliyor. Kente Ermeniler arasındaki çatışmalardan dolayı çağrılıyor Haçlı ordusu. Ama yerli halk Haçlılara iyi gözle bakmıyor. Halka güven vermiyorlar, işgale gelmişler gibi bakılıyor.

 

Dinler

 

Yapıtta ‘yararlı tohumu deliceden’ ayırmak için, farklı dinden beş kişi bir araya geliyor. Farklı dinlerde aynı olay üzerine yapılmış değişik yorumları aktarılıyor. Bir yerde bu kişiler dinlerde bulunan insanlar arası düşmanlığı körüklediğini düşündükleri öğeleri bulup ayıklamaya çalışıyorlar. Ancak ölüm bu insanların kapısını hiç ummadıkları bir şekilde çalıyor.

  

Kadın

 

Beş farklı inançtaki kişinin kutsal kitaplara dayanarak yaptığı tartışmalardan birisi de kadın konusudur. Özellikle kadın miras, recm, örtünme… konularına dinler açısından bakıyor. Kutsal kitapların bu konularda neler dediklerine dikkat çekiyor. Her birinden ayrı ayrı ilgili bölümleri okura sunuyor, yapıt.

 

“...Kadın için, ‘ırzına sahip çıksın, önüne baksın, gözleri aranmasın, sinesini örtsün, diye yazılıdır Kuran’da.” (s.164)

 

Osman Necmi Gürmen’in ‘Suçun Neydi Zeliha!’ adlı romanı tarihsel bir dekor içinde geçmişten bugüne uzanan sorunlar üzerine kafa yoruyor. “Yararlı tohumu deliceden ayırmak sanıldığı kadar kolay mı?” sorusuna yanıt arayacaksınız, kahramanlarımızla.

 

 

Osman Necmi Gürmen, Neydi Suçun Zeliha! I.Basım:Mart 2010, Everest Yayınları-İstanbul

 
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol