BENGÜL EDEBİYAT / SANAT
  selim ileri-mustafa aslan
 

Yaşarken Ve Ölürken

YAŞARKEN VE ÖLÜRKEN

 

Selim İleri, ülkemizin 12 Eylül darbesi öncesini anlattığı politik bir roman, “Yaşarken ve Ölürken.” Yapıt, politik ağırlık taşımasına karşın insanın iç dünyasına da yolculuğa çıkarıyor okuru.

 

Estetik ve yaşam

 

Selim İleri’nin “Yaşarken ve Ölürken” adlı romanındaki önemli kahramanları sanatçılardan oluşmakta. Yapıtın anlatıcısı ve asıl kahramanı estetik kaygıları ön planda olan birisi.  Yapıt üzerinde güzellik tartışmaları yapılırken gösterilmek istenen yaşam içindekinin göz ardı edilmesidir. Yaşamı anlamlandırmanın arayışıdır, sanattan bir ayırdı olmayan.

 

Estetik konularının irdelendiği yapıtın günlük yaşamdaki güzeli yakalama kaygısı göze çarpmaktadır. Yapıtlar, yazarlar/ressamlar ve günlük yaşamın güzellik sorunları masaya yatırılmaktadır. Romandaki kahramanların anlattıklarından farklı farklı kimlikte karşımıza çıkan aynı kahramanların durumları bir olay karşısındaki değişik görüşlerin sergilenmesini gösteriyor.

 

Terör

 

Selim İleri 12 Eylül darbesi öncesinde yaşanan terör olaylarına değiniyor, “Yaşarken ve Ölürken” de. Sağ sol çatışması yaşanmaktadır, ölümün kol gezdiği ülkede. Sokağa çıkma yağsı yaşamın bir parçasıdır, emanet yaşanılan günlerde. Elbette terör mağdurları da romanda yerini almış.

 

“…Gece yarısını çoktan geçti dediğim gibi. Sokaklar ıssız (sokağa çıkma yasağı kondu zorunlulukla); kimileyin serseri bir köpek havlıyor. Pencereyi açıp baktığımda, evlerin tek tük ışıklarını görüyorum, perdeleri hep çekik.” (s.284)

 

Sol ve aydın eleştirisi

 

“Hepimiz çıkarlarımıza dokunulmadığı sürece toplumcuyuz,” solcu aydınların kendi toplumlarını iyi tanımadığı görüşü ve yoğun bir sol ve aydın eleştirisi dikkati çeken yönlerinden birisidir, “Yaşarken ve Ölürken”in. sol bir parti modelinden hareketle sol “aydın”ların açmazlarını Marks ve Engels’den umar bekler gösterilmektedir. Kimi yazarların Marksist olduklarını savladıkları halde yazdıklarının özdekçilikle ilgisi olmadığını belirtiliyor, ‘Marksist Şair’ tiplemesiyle. Romanda örneklenen bu tipler sayesinde edebiyatın mekanikleştiği belirtiliyor.

 

Solcu gençlerin parti ve örgütlerin içindeki yaşananları yapıtın iyi kurgulanmasından kaynaklanan olanaklarla karşılaştırmalar yapmaktadır.  Sol bir partinin kurma çalışmalarını yapan birisi olarak karşımıza çıkan Sefa Akdağ’ın ise ereği çok farklıdır. Kurmayı düşündüğü sol parti sayesinde bireysel kazanımlar elde etme amacındadır.

 

“Yaşarken ve Ölürken” siyasal gönderileri ağırlıkta olan bir roman. Gönderilerin yaşam ve sanatı güzellik noktasında katı kurallar dışında buluşturmaya çalışan bir yapıt.

 

Selim İleri, Yaşarken ve Ölürken,  5. Basım Kasım: 2009, Everest Yayınları-İstanbul

http://yazarmustafaaslang.tr.gg

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol